Yerli otomobilimiz başarıyla kamuoyuna tanıtıldı. İşin mühendisliği bir yana, beş Türk kurumunun ortak bir ürün geliştirmesi kendi başına bir başarı hikayesi. Ama Yerli Otomobil bugün piyasaya çıksa aklıma ilk gelen soru “Nerede şarj ederim?” olurdu.
Betterplace, 2007’de İsrail’de şarj istasyonu problemini çözmek için kurulan bir girişimdi. Betterplace’in akıllıca bir fikri vardı: Elektrikli arabaları şarj etmek için beklemek yerine, pilleri önceden şark edip, istasyonda değiştirelim.
İsrail’in o zamanki Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Betterplace’i bizzat Davos’a götürdükten sonra, yatırımcılar şirketin kapısında sıraya girdi. Yakın zamanda ev hapsinde tutulduğu Japonya’dan İstanbul üzerinden kaçan Carlos Ghosn, pili değiştirilebilen ilk arabayı Renault markasıyla üretmeye talip oldu.
Betterplace, (Bursa’da üretilen) ilk arabalarını piyasaya sürünce beklenmeyen altyapı kısıtları ile karşılaştı. İsrail’deki benzin istasyonları, pil değiştirme üniteleri kurmak istemediler. Bazılarının inşaat ruhsatı problemi vardı. Bazıları çok para istedi.
Betterplace kendi istasyonlarını kurmaya karar verdi. Bu sefer de her istasyon için İsrail’deki antik eserleri koruma kurulundan izin alma zorunluluğu çıktı. Bu kurul, inşaat yapılacak yerlerde daha önceden mezar kurulup kurulmadığını araştırıyor ve varsa kalan kemikleri muhafazaya alıyor. Haliyle izinler aylar yıllar sürüyor. Sonuçta istasyonların kurulum maliyeti iş planındakinin 10 katına çıktı. Gecikerek yapılan istasyonlar da yol kenarlarına değil, oto sanayilerinin içine açılabildi.
Tüketiciler, Betterplace istasyonlarını göremeyince, arabaları da kullanmak istemediler. İlk pilotu başarısız olan şirket, 5 yıllık macera ve harcanan 1 milyar dolardan sonra iflas etti.
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası Genel Başkanı İmran Okumuş’un Yerli Otomobil’i heyecanla takip ettiklerini söyledikten sonra, “Her biri birer enerji ikmal noktası olan, elektrik ve diğer teknik altyapısı mevcut akaryakıt istasyonları dururken, elektrikli araç şarj ünitelerinin başka alanlara kurulması israfa ve milli servet kaybına neden olacağı gibi görüntü kirliliği de oluşturur.” şeklindeki açıklamasını okuyunca aklıma Betterplace’in hikâyesi geldi.
Elektrik şarj istasyonları, teknoloji geliştikçe ucuzluyor. Ekipman maliyeti 2010’dan bu yana üçte bire düşmüş. Ama bugün ABD’de şarj istasyonu maliyetinin sadece beşte biri şarj ekipmanı. Kalan maliyeti inşaat izni, kira, elektrik şebeke bağlantısı, vb. unsurlar oluşturuyor.
Bizde de görünen o ki Yerli Otomobil’in yayılması için kilit unsur şarj istasyonlarındaki maliyetlerin düşmesi olacak. Zira elektrikli araba, fiyatı yüksek de olsa, şarj maliyeti benzinden ucuz olduğu için finansal açıdan cazip hale geliyor. İstasyonlar nereye kurulacak? Elektrik altyapısı akşam aynı anda şarja takılan arabaları kaldırabilecek mi, kaldırmazsa öncelik kime verilecek? Ödemeler hangi sistemle yapılacak? Otomobilin mühendisliği kadar önemli pratik sorular.
Bu yazı 20 Ocak 2020 tarihinde Dünya Gazetesi’nde yayınlanmıştır.
Better Place’in hikayesini ve iflasında etkili olan diğer etmenleri öğrenmek istiyorsanız Brian Bloom’un Totaled: The Billion-Dollar Crash of the Startup that Took On Big Auto, Big Oil and the World kitabını okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Görüş ve Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşmayı Unutmayın.