Barack Obama’ya seçim kazandıran font
Kullandığınız font kariyerinizi etkiler.
Bazı yazı karakterleri onlarla yazılan her şey dürüstmüş ya da hiç olmazsa adilmiş hissi verir. Gerçek anlamda, fontla ilgili yapılan nitelemelerin duygusal, algısal ve estetik bir boyutu olduğu gibi biçimsel, izleyişsel ve görsel bir boyutu da bulunduğunu unutmamak gerekir. Font, yazıyı görsel açıdan ne kadar sanatsal kılıyorsa okunma açısından da bir o kadar işlevsel kılabilir. Yazı karakterleri arasında belirli bir oranın korunması, karakterlerin kullanım yerlerindeki doğru konumun seçilmesi ve belirli bir eksene göre ölçü uygunluğu sağlanarak, yazıya ifade gücü kazandırılması gerekir. Bir bakıma yazının okunması, alınması ve anlamlandırılması adına istenen simetrinin oluşturulabilmesi için fontun da bir o kadar doğru seçilmesine gerek vardır.
Tam Benim Tipim isimli kitabın yazarı Simon Garfield‘a göre kullanılan bir fontun en temel görevi fark edilir olabilmektir. Çok ince ayrıntılarda saklı çeşitli farklılıklara sahip olan fontlar, kendilerine biçilen rolü oynarken sunulmak istenen bilgiyi karşı tarafa verebilmelidir.
Lexmark‘a göre font seçimimiz ‘zevklerimiz ve büyük olasılıkla karakterimiz hakkında diğerlerine güçlü sinyaller gönderiyor’. Neredeyse tarifsiz ve büyülü bir güç olarak fontlar, kimliğimiz olmaktadır. Yazıya ait temel rolü içerisinde yazı her ne kadar değişebilir, değiştirilebilir olsa da fontlar size özel olur. Bu konuyla ilgili bir çok örnek var. Beni, en çok etkileyen, Amerika Birleşik Devletleri‘nin devlet başkanı Barack Hussein Obama örneği oldu. Obama’yı, Beyaz Saray’a taşıyan font, bir deneyimin başlangıcı olarak ifade edilebilir. Gerçek anlamıyla bu fontu herkes kullandı ama Obama, sadece kullanmakla kalmadı, mitinglerde söyledikleriyle, fontun ismini hafızalara kazıdı.
İşte, bir başarı hikayesini okuyacağınız yazı karakteri!
Tobias Frere — Jones, Gotham Font ve Barack Obama bir arada.
“Obama kampanyasının onu kullandığını, ilk kez televizyonda görünce fark ettik,” diyor Frere — Jones, sanki şansına kendi de inanamıyormuş gibi. “Iowa’da bir miting vardı, Obama podyumdaydı, herkes pankartlar sallıyordu ve pankartlardaki yazı karakteri fazlasıyla tanıdıktı.”
Obama’nın başkanlık yarışı hızlandıkça, arkadaşları Frere-Jones’a, çalışmasının kullanıldığından haberdar olup olmadığını sormaya başlamış. Helvetica filminin yönetmeni Gary Hustwit ona bir Obama resmi göndermiş: Obama’nın elinde bir mikrofon ve arkasında da, CHANGE WE CAN BELIEVE IN yani “değişime inanabiliriz” yazan bir afiş varmış.
Gotham — Medium ile yazılmış
Bir sonraki yıl, bütün o dinamik Obama sloganları CHANGE, HOPE, YES WE CAN yani “değişim, umut, evet yapabiliriz” bu sade sans serif harflerle, yani sağlamlık ve kalıcılıklarıyla dikkat çeken bu harflerle yazılacaktı. Ayrıca bu yazı karakteri göze batmıyor ve saldırgan görünmüyordu. Kimseyi ürkütmeden ileriyi düşünmek gerektiğini hatırlatmak için bilinçli bir şekilde seçilmiş bir fonttu bu. Gotham, Obama ekibinin ilk seçimi olan Gill Sans’ın yerini aldı; Gill Sans çok ciddi ve katı olduğu için bırakılmıştı (Gotham’ın kırktan fazla çeşidi vardı, Gill Sans’ın on beş).
“Harika bir seçim,” dedi New York Times’tan Alice Rawsthorn.
“Amerika’nın dinamik ama vicdanlı bir devlet görevlisine en uygun yazı karakteri bu.”
Rawsthorn ayrıca fontun görünüşünde, “Amerika’nın geçmişine yönelik bir özlemin, çağdaş kültürün ve bir tür görev duygusunun gizli bir bileşimini” saptıyor. “Bu kesinlikle yakalamaya çalıştığımız niteliklerden biriydi yani otorite havasını yakalamaya çalıştık,” diyor Frere — Jones.
Tobias Frere Jones ve Jonathan Hoefler
Tobias Frere Jones ve Jonathan Hoefler’den çok bahsettik. Buyrun; “Barack Obama’nın en sevdiği font!” isimli anlatım videosunu birlikte izleyelim.
“Unutmayın! Kullandığınız font kariyerinizi etkiler”
Özetle…
Helvetica neden ve nasıl bütün dünyayı istila etti ya da daha romantik bir deyişle, “şehirlerin parfümü” haline geldi? IKEA’nın fontunu değiştirmesi nasıl oldu da “İsveç kaynaklı en büyük infial” olarak anılacak bir toplumsal tepkiye sebep oldu? Neden 30’ların Art Deco’su Amy Winehouse’a böylesine yakışıyor? Bir fontu, bir ülkeye, bir dine, bir döneme, bir mesleğe ya da bir duyguya has kılan şey tam olarak nedir? Arial’ın dingin kim(liksiz)liğinden, Times New Roman’ın pratik ciddiyetinden, Comic Sans’ın rahatsız edici hafifliğinden ve kullanımını yasaklama kampanyasından kimler sorumlu? Trajan’ı bütün kötü film posterleri için vazgeçilmez kılan ne? Tüm zamanların en iyi ve en kötü fontları hangileri?
Ve tabii, kaçınılmaz soru; seçtiğiniz font tipi sizin hakkınızda ne söylüyor?
Bu yazıda “Tam Benim Tipim” isimli kitaptan ve Domingo Yayınlar‘ının paylaşımlarından yararlanılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Görüş ve Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşmayı Unutmayın.